Saat okuma becerisinin edinilmesinde çocukların büyük bir kısmı güçlük yaşamaktadır (McGuire, 2007; Harris, 2008). Özellikle analog saat okumada yaşanılan güçlüklerin nedenleri şu şekilde sıralanabilir. Birincisi zamanın geçişi insan deneyiminin bir parçası olmasına rağmen, zamanın kendisi doğal olarak soyuttur. Doğrudan algılanamaz veya manipüle edilemez (William, 2004). İkincisi sayma ve hesaplama bilgisi (toplama, çıkarma, çarpma) gerektirir. Sayma ve hesaplamada güçlük yaşayan bireyler doğrudan saat okumada da güçlük yaşayacakları söylenebilir. Üçüncüsü uzunluk, ağırlık, hacim, para gibi ölçme alanlarının aksine zamanı ölçmede onluk sayı sistemi yerine Sümerler’den miras kalan altmışlık sayı sistemini kullanmamız olabilir (McGuire, 2007; Burny, Valcke & Desoete, 2012). Bir saat 60 dakika, bir dakika 60 saniye ve ayrıca 12, 5 gibi 60’ın bölenlerinin kullanılması örnek olarak verilebilir. Dördüncüsü saat, dakika ve saniye ibrelerine bağlı olarak sayıların anlamlarının farklılaşması saat okumayı zorlaştırabilir. Beşincisi saat yönünde uzamsal hareketlerin anlaşılması özellikle uzamsal problemler yaşayan çocuklar açısından güçlük doğurabilir (Burny, Valcke & Desoete, 2012). Saat okumada yaşanılan güçlük nedenleri diskalkuliye sahip bireylerin işlemsel, anlamsal ve uzamsal yetersizlikleri (Geary, 1993) ile bir arada düşünüldüğünde saat okuma becerisi çoğu diskalkulik birey için çok zor aşılabilir bir engele dönüşebilmektedir. #diskalkuliderneği #diskalkuli #gelişimseldiskalkuli #matematiköğrenmegüçlüğü #öğrenmegüçlüğü #matematiköğretimi